İYİ Parti Yunusemre İlçe Lideri Tufan Akan, Manisa’nın Yunusemre ilçesi Karaali Mahallesi’nden başlayarak Manisa OSB içerisinden geçen sulama kanalındaki atık sudan çıkan gaz nedeniyle 10’a yakın personelin hastaneye kaldırılması üzerine Manisa Etraf Şehircilik ve İklim Değişikliği Vilayet Müdürlüğü önünde açıklama yaptı. Lider Akan, “Tarımımız, hayvanlarımız, insanlarımız zehirlenirken 1 ay boyunca tüm açıklamalarımızı görmezden geldiniz. Hala o koltukta oturmaktan utanmıyor musunuz?” dedi.
Manisa’nın Yunusemre ilçesi Karaali Mahallesi’nden başlayarak Manisa Organize Sanayi Bölgesi’nin de içerisinden geçen sulama kanalındaki atık sudan çıkan gazlar nedeniyle bölgeye yakın fabrikalarda çalışan 10’a yakın emekçi zehirlenerek hastaneye kaldırıldı.
28 Mayıs tarihinde bölgede inceleme yapan ÂLÂ Parti Yunusemre İlçe Lideri Tufan Akan ve idare şurası üyeleri, sulama kanalındaki atık suya zehirli hususlar bırakıldığını, tedbir alınmazsa insan sıhhatinin ve tüm Manisa ovasının tehdit altında olduğunu tabir etmişti.
İYİ Parti heyetinin yaptığı ikaz açıklamasından tam 1 ay sonra emekçilerin zehirlenmesine neden olan sulama kanalına ait kamuoyunda tartışmalar devam ediyor.
İYİ Parti Yunusemre İlçe Lideri Tufan Akan, Karaali Mahallesi’nde yaşayanlar ve idare heyeti üyeleriyle birlikte Manisa Etraf Şehircilik ve İklim Değişikliği Vilayet Müdürlüğü’nün önüne giderek basın açıklaması düzenledi.
Yetkilileri vurdumduymazlıkla suçlayan Lider Akan, Manisa ovasına zehir akıtılmasına neden olan sulama kanalına atık bırakılmasına müdahale etmeyen tüm yetkililerin istifasını istedi.
“1 AY EVVEL BU KANALA KİRLİ ATIKLARIN BIRAKILDIĞINI SÖYLEMİŞTİK”
İYİ Partili Akan, “24 Haziran’ı 25 Haziran’a bağlayan gece 10 çalışanımız zehirlenerek hastaneye kaldırıldı. Bundan tam 1 ay evvel, 28 Mayıs 2022 tarihinde Karaali bölgesi sakinlerinden sıklıkla şikayet aldım. ‘Başkanım, bizim yakınımızdan geçen sulama kanalından simsiyah su akıyor, hayvanlarımız telef oluyor, yoncalarımız, bağlarımız kuruyor, buraya gelip suya bakar mısınız?’ dediler. Bundan tam 1 ay evvel, arkadaşlarımla birlikte bölgeye gittik ve orada incelemelerde bulunduk. Tavukların, kuşların telef olduğunu, bağların, yoncaların kuruduğunu gözlerimle gördüm. O gün basın açıklaması yaparken sulama kanalındaki koku nedeniyle konuşmakta bile zahmet çektim. 1 ay evvelki açıklamamızda buradaki sulama kanalına kirli atıkların atıldığını ve burada yanlış bir şeylerin olduğunu söyledim” dedi.
“İNSANLARIN, HAYVANLARIN VE TARIMIN ZEHİRLENMESİNE GÖZ YUMDULAR”
Yaptıkları açıklamaya karşın 1 ay boyunca hiçbir devlet kurumundan sonuç alamadıklarını söyleyen Lider Akan, “Aradan geçen 1 aylık müddet zarfında biz inandık ki devletin yüksek kademelerinde vazife alan yetkili mecralar, bu olayla ilgili bizim sesimizi duyacaklar ve tedbir alacaklar, Karaali sulama kanalının içerisinden numune alacaklar, buna inandım. Bu 1 aylık müddet zarfında yaptığımız görüşmelerde karşımızda bir duvar bulduk, hiçbir olumlu sonuç alamadık. 1 ay evvel yaptığımız ikazda Manisa Valiliği’ni, Manisa Etraf Şehircilik ve İklim Müdürlüğü’nü, Manisa Büyükşehir Belediyesi’ni, Yunusemre Belediyesi’ni ve Mesir Sulama Birliği’ni misyona çağırdık. Görmezden geldiler. Bu bahsin buralara gelmesine, insan sıhhatiyle oynanmasına göz yumdular” diye konuştu.
“SUDA AĞIR BİR BİÇİMDE SİYANÜR VE SÜLFÜR VAR”
İYİ Parti Yunusemre İlçe Lideri Akan, “24 Haziran’ı 25 Haziran’a bağlayan gece, sulama kanalına yakın bir fabrikada çalışan, çay molasına çıkan çalışanların zehirlenerek Manisa CBÜ Hastanesi’ne kaldırıldığına dair bir telefon aldım, evvel hastaneye sonra da bölgeye gittik. Bölgede AFAD gruplarının çalışmalarını gördük. Suda ağır bir formda siyanür ve sülfürün bulunduğu bilgisini orada aldık. Manisa’nın en büyük etraf katliamına karşı sesimizi duyurmaya çalışıyoruz” dedi.
“BU SU MANİSA’DAN MENEMEN’İ, ORADAN DA EGE DENİZİ’Nİ ZEHİRLEDİ”
Başkan Akan, “Bu suyu kirletenler belirli. Bu suda neyin olduğu da muhakkak. Bu suda siyanür var. Bu, ziraî sulama alanında sülfür var. Bu su evvel çalışanlarımızı, sonra Manisa’nın merkezinde yaşayan 500 bin vatandaşımızı, ziraî alanda kullanıldığı için Manisa Ovası’nı, hem Menemen Ovası’nı, hem İzmir’i, hem de Ege Denizi’ni zehirledi. Tüm ihtarlara karşın hiçbir tedbir alınmadı. İnsanlarımızın zehirlenmesine, hayvanlarımızın telef olmasına neden olanlar bunun vebalini nasıl ödeyecek? Başta Etraf Şehircilik ve İklim Değişikliği Vilayet Müdürlüğü koltuğunda oturan bu zat olmak üzere tüm yetkililere bir sefer daha seslenmek istiyorum. Bu mevzuyu unutmayacağız, unutturmayacağız. GÜZEL Parti milletvekilleri de mevzuyu TBMM gündemine taşıdı. Biz bu hususun hem Ankara’da şanlı mecliste, hem de Manisa’da takipçisi olmaya devam edeceğiz. Bu türlü bir rezalet, bizi kıskandığı söylenen Avrupa ülkelerinden birisinde yaşansaydı, şu geçen 4 günlük müddet zarfında arkası arkasına istifalar gelirdi, vazifeden almalar gelirdi ve soruşturma başlatılırdı. Bu geçen 4 günlük müddette hangi tedbirler alındı, hangi vazifeliler koltuklarından edildi? Karşılığını hepimiz biliyoruz, hiçbiri” diye konuştu.
“BU FABRİKALARIN KİMLERLE KİRLİ İLGİSİ VAR?”
İYİ Parti Yunusemre İlçe Lideri Tufan Akan son olarak şu tabirleri kullandı, “Buradan tüm kamuoyuna duyuracak halde sorularım var. Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Vilayet Müdürlüğü, 28 Mayıs’ta mevzuyu gündeme getirmemizin akabinde bu bölgeden numune aldı mı? Çalışanlarımızın hastaneye kaldırılmasının akabinde Vilayet Sıhhat Müdürlüğü rastgele bir soruşturma başlatmış mıdır? Tarım Vilayet Müdürlüğü bu bölgede kuruyan tarım alanlarıyla ilgili rastgele bir araştırma yapmış mıdır? Bu suyu kirleten, bizim can sağlığımızla oynayan, Manisa tarihinin en büyük etraf katliamına sebep olan bu 3 fabrika bilinmekte midir? Biliniyorsa neden açıklanmamaktadır? Bu fabrikaların kimlerle kirli bağlantılarının olduğu neden açıklanmamaktadır hala? Buraya gelirken haber geldi, ‘Sayın lider açıklama yapacaksınız fakat fabrikalardan birinin kapatıldığını Valilik duyurdu’ diye. Göstermelik olarak biz buraya gelirken o fabrikaya ceza yazsanız ne olacak? O cezayı ödeyip tekrar birebir şeyi yapsalar ne olacak? İnsan sıhhati kelam konusu, hepimizin sıhhati kelam konusu. Burada 1 fabrikaya ceza yazarak, lisans iptal ederek bu iş olmaz. Burada tüm yetkililer bu işten sorumlu tutulasıya kadar, o koltukları terk edene kadar, gerekli tüm cezai süreçler yapılana kadar, o ziraî sulama kanalı ıslah edilene kadar, telafisi yapılana kadar bu işin takipçisi olacağız.”
