Olay, 19 Haziran’da Çumra ilçesi Bakkalbaşı Mahallesi 72125’inci Sokak’ta meydana geldi. Merve Küçüktekin’in konutuna gelen, nişanlıyken 1,5 yıl evvel ayrıldığı kontratlı er Sabit Türk, ‘Su saatine bakacağız abla’ diyerek kapıyı açtırdı. Türk, pet şişe içindeki yanıcı kimyasal maddeyi Küçüktekin’e fırlattı. Yüzünde ve bedeninde yanıklar oluşan Küçüktekin, Konya Kent Hastanesi’ne kaldırılarak tedaviye alındı. Olay sonrası arabasıyla kaçan Türk, İzmir’deki birliğine dönerken, Ilgın ilçesinde polis takımlarınca yakalanarak gözaltına alındı. Türk, emniyetteki süreçlerinin akabinde sevk edildiği adliyede çıkarıldığı hakimlikçe ‘kasten yaralama’ cürmünden tutuklandı.
‘SIVIYI OTOMOBİL MODÜLÜ TEMİZLEMEK İÇİN KULLANIYORDUM’
Kimyasal maddeyi, aracını temizlemede kullandığını öne süren Sabit Türk, savcılıktaki sözünde, “Kendisine ‘Aramızda yaşanmışlıklar var gel barışalım’ dedim. O da bana küfür ve hakaret etti. Ben de bunun üzerine çantamda bulunan sıvıyı Merve’nin yüzüne hakikat fırlattım. Bu esnada eliyle yüzünü tuttu. Panikle olay yerinden kaçtım. Aracıma binip İzmir’de bulunan birliğime hakikat yola çıktım. Kolluk takımları beni Ilgın ilçesinde yakaladı. Bu biçimde ziyan vereceğini bilmiyorum. Ben çoklukla sırt çantamla gezerim. Sırt çantamda bu sıvının bulunmasının nedeni otomobilimi temizlemek için kullanıyorum. Aracımın paklığı konusunda titizim. Sıvıyı çantama koymak istememin sebebi kıyafetlerime ziyan vermemek içindir” dedi.
Sabit Türk’ün, olaydan 1 günü evvel, Merve Küçüktekin’in çalıştığı markete giderek, keşif yaptığı ortaya çıktı. İş yerinin güvenlik kamerası kayıtlarına yansıyan manzaralarda Türk’ün, Küçüktekin’in çalıştığı markete giderek müşahede yaptığı görülüyor.
‘CANAVARCA HİSLE AKSİYONA YÖNELİYOR’
Merve Küçüktekin’in avukatı Aycan Ceylan, imajların, Sabit Türk’ün olayı planlayarak canavarca hisle gerçekleştirdiğini gösterdiğini savundu. Ceylan, ”Merve Küçüktekin ile saldırgan ortasındaki ilgi yaklaşık 2 yıldır süregelen bir tanışıklığa dayanmaktaydı. 3 aylık bir nişanlık olmuştu, kısa süren bir nişanlılık. Saldırganın, Merve’ye yönelen aksiyonları sistematik bir biçimde devam ediyordu hatta bu mevzuda bizim daha evvelki şikayetlerimiz de tekrar birebir formda mevcuttu, uzaklaştırma kararı aldırmıştık. Ne yazık ki caydırıcı olmadı bu yaptırımlar. Müvekkilin hayatı tehlikeye atacak formda canavarca hisle bir harekete yöneliyor” diye konuştu.
‘HAKSIZ TAKRİK KELAM KONUSU DEĞİL’
Sabit Türk’ün, sözünde, olayı ‘haksız tahrik’ altında gerçekleştirdiğini söylediğini hatırlatan Ceylan, “Olaydan 1 gün evvel Merve’nin çalıştığı iş yerine geliyor. Etrafını denetim ediyor. Kamera kayıtları bize ulaştı. Biz çabucak bu manzara belgeye sunduk. Bu hareketin zati tasarlanarak yapıldığı açıkça ortada. Müvekkilime karşı canavarca bir his gütmüş. İş yerine gelip etrafta gezinmiş, alışveriş yapıyor üzere görünmek istemiş. Nedense bir gün sonrasında da bu hareket gerçekleştiriliyor. Saldırganın verdiği tabirin tersine rastgele bir haksız tahrik, rastgele bir takdir indirim sebebi ve bir pişmanlık da kelam konusu değil. Şahıs bunu başına koymuş, yerleştirmiş, kurumuş, kurgulamış ve canavarca bir hisle gelip acımadan Merve’yi adeta katletmeye çalışmıştır” dedi.
MERVE’NİN SIHHATİ İYİ
Merve Küçüktekin’in sıhhat durumunun güzele gittiğini söyleyen avukat Ceylan, “Merve’nin tedavisi devam ediyor. Hala müşahede altında. Bedeninin aşikâr bölgelerinde bilhassa hayati tehlike arz eden bölgelerinde 1’inci ve 2’nci derece yanıklar olmakta. Yüzü ve bedeninde hala sargıları mevcut” diye konuştu. (DHA)
