Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan NATO Başkanlar Tepesinin akabinde yaptığı basın toplantısında ABC News’ten bir gazetecinin sorusunu yanıtlamıştı.
Erdoğan’a soruyu soran gazeteci Julia Macfarlane, cep telefonundan çekilmiş o anları toplumsal medya hesabından yükleyerek şu açıklamada bulundu:
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a mesajım: NATO tüzüğü, özgürlük, demokrasi ve hukukun üstünlüğünü muhafaza taahhüdünü ortaya koymaktadır. Türkiye dünyanın en çok gazeteci hapseden ülkesi. 1600’den fazla insan hakları avukatı mahpusa atıldı. Kendi kuralınıza karşı olanları, muhalefeti bastırıyorsunuz. Türkiye NATO’ya mı ilişkin?
Cumhurbaşkanı Erdoğan ise gazetecinin bu sorusuna şu cevabı vermişti:
“Freedom House’ın evvel kendini sorgulaması lazım. Şu anda Diyarbakır anneleri 1100 gündür HDP’nin kapısı önünde evlatlarını bekliyor. Bu anneler çocukları 12, 13, 14yaşında dağa kaçırılanların anneleri. Nerede bu Freedom House? O Diyarbakır anneleri neyi bekliyorlar? Kaçırılan evlatlarını. Pekala bu evlatları kaçıran bu HDP’lier bu PKK’lılar bu YPG’liler bunlar bunu özgürlük ismine mı yapıyor? Bu nasıl özgürlük.
Bir kez özgürlüğün tarifini uygun bileceksiniz. Özgürlüğün, benim özgürlük alanım sizin özgürlük alanınıza kadardır. Sizin özgürlük alanınız da benim özgürlük alanıma kadardır. Bu anlayışla şayet onu sürdürürsek özgürlük olur. Bugün Türkiye’de bir kandil gerçeği vardır. Kandil gerçeğinde de 13, 14, 15 yaşlarında kız çocukları dağlara kaçırılıyor ve bu dağlarda uzunlukları kadar silahlarla bunlara eğitim yaptırıyorlar. Sanki bunları biliyor musunuz? Sanki Freedom House bunları ne kadar takip ediyor, hiç.”
Diyarbakır anneleri Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bu kelamlarından ötürü teşekkürlerini iletti.
