İstanbul Ümraniye’de kuaför salonu işleten Elif Güneş (32), Koray Gülbar ile 5 yıldır birliktelik yaşıyordu. Güneş, vakit zaman sıkıntılar yaşadığı ilgiyi iki ay evvel bitirme kararı aldığında Gülbar şiddetle karşı çıktı. Bir hafta evvel Güneş’in kuaför salonuna gelen Gülbar, tartışmaya başladığı genç bayana tokat attı. Evvelki gün ise Güneş’i telefonla arayarak “Son bir defa görüşelim, sana anlatacaklarım var” dedi.
Hürriyet’ten Çetin Aydın’ın haberine nazaran, Güneş, bu buluşmanın son görüşmeleri olacağını düşünerek isteği kabul etti. Her ihtimale karşı yanında arkadaşlarını da getirmişti. Koray Gülbar buluşma yerine geldiğinde, Güneş’in arkadaşlarından uzaklaşmalarını istedi, yalnız konuşacağını söyledi.
HASTANE ÖNÜNE ATTI
Elif Güneş arabasında otururken Koray Gülbar da arabaya bindi. Araçta konuşurlarken yeni bir tartışma başladı. Bu sırada silahını çıkaran Gülbar, Güneş’in göğsüne gerçek 3 el ateş etti. Ağır yaralanan Güneş’i hastane önüne bırakan Gülbar, kaçtı. Elif Güneş tüm eforlara karşın kurtarılamadı. Güneş memleketi Diyarbakır’da toprağa verildi.
Polis takımları ise Koray Gülbar’ın, Elif Güneş’i Üsküdar’daki buluşma yerinde öldürdükten sonra arkadaşlarını arayarak “Elif vuruldu, hastaneye bıraktım” dediğini belirledi. Polis, bu görüşmenin akabinde da Koray Gülbar’ın aradığı arkadaşlarının yanına gittiğini tespit etti. Çok sayıda cürüm kaydı olduğu belirlenen Koray Gülbar’ın kaçmasına ve saklanmasına yardım ettikleri belirlenen ve cürüm kayıtları da olan arkadaşları A.D., A.A., Y.O. ve S.Ç. gözaltına alındı. S.Ç.’nin meskeninde yapılan aramada olayda kullanılan silah ve bir kovan ele geçti. 4 kişi ‘suçluyu kayırma, hata kanıtlarını yok etme, gizleme yahut değiştirme’ kabahatlerinden adliyeye sevk edildi. A.A. isimli denetim kararıyla özgür kaldı. S.Ç., Y.O. ve A.D. ise tutuklanarak cezaevine gönderildi.
AĞABEYİ EVLİLİĞİ İSTEMEMİŞ
Elif Güneş’in akrabası Adil Aslan, olayla ilgili şunları söyledi: “İstemeye gelmişler, ağabeyi de kabul etmemişti, ‘Kardeşime uygun değilsin’ diye. Sonra bir soğukluk girdi ortalarına, 2 ay evvel de ayrılmışlardı. Cumartesi günü 2 kız arkadaşıyla Kadıköy’e gidiyor ‘Son defa görüşelim’ diye. Burada kız arkadaşlarını otomobilden indirip Elif ile uzaklaşıyorlar. ‘Benimle evleneceksin’ diyor. Elif de kabul etmeyince tartışma yaşanıyor. Belinden çıkardığı silahla 3 el ateş ederek öldürüyor. Hastaneye bırakıp kaçıyor.”
GÜLSEREN BUDAYICIOĞLU UYARDI: BAYANLARIMIZ SON BULUŞMAYA ASLA GİTMESİN
Hürriyet müellifi psikiyatrist Dr. Gülseren Budayıcıoğlu, son vakitlerde bayanlarımızın çoklukla bu son buluşmada öldürüldüklerine dikkat çekerek, “Kadınlarımız ne kadar ısrar edilirse edilsin, son buluşmaya asla gitmesin. Gitmemek de yetmez, bir mühlet çok dikkatli olsunlar. Zira o erkekler bayanı bir yerde kıstırabilmenin planlarını yapıyor olacaktır” dedi. “Bu son buluşmada erkek çoklukla bayanı öldürmeye kararlıdır” diyen Budayıcıoğlu, şunları söyledi:
ÇOĞU ‘PARANOİD KİŞİLİK’
“Bunun için de yanında tabanca ya da bıçakla gelir. Bu çeşit erkekler genelde hayatta aradıklarını bulamamış, geçmişinde ağır şiddet görmüş ya da şiddete tanıklık etmiş, şiddeti adeta kanıksamışlardır. Birden fazla ‘paranoid kişilik’ dediğimiz bir kişilik bozukluğuna sahiptir. İnançsız ve kuşkucudur. Daha birinci günden terk edileceğini, aldatılacağını düşünür. Birinci günler bayana çok ağır bir ilgi gösterir ve onu çok sevdiklerine inandırırlar. Alaka ilerledikçe erkek asıl kimliğiyle ilgili ipuçları vermeye ve bayana ufaktan şiddet göstermeye başlar. Bayan, bu bağlantının devam edemeyeceğini anlayıp uzaklaşmaya çalıştıkça erkeğin öfkesi artar. O güne kadar hayata karşı biriktirdiği ne kadar öfke, kin, isyan, intikam duygusu varsa, hepsini bayana yönlendirir. Tahminen de şimdi yeni tanıdığı bu bayanı öldürerek bütün yenilmişliklerinin, kayıplarının acısını o bayandan çıkarırlar.
YALANLAR SÖYLERLER
Kadın ise ondan ayrılmaya çoktan karar vermiştir lakin ayrılamaz, erkek buna müsaade vermez. Bayanlarımızın bir kısmı tahminen de onu daha fazla kızdırmamak için, endişeden masraf bu buluşmaya. Kimileri da adama çok öfkelidir. Hayatını mahvetmiş, ona çok acı çektirmiştir. Adam da telefonda muhtemelen bayanı bu buluşmaya ikna edebilmek için çok yumuşak konuşmuş, onu ne kadar sevdiğini, onsuz yapamadığını, son bir defa daha görüp bir daha önüne çıkmayacağını söylemiştir.
Kadını öldürmeye kararlı bu erkekler çok kolay ve çok inandırıcı palavralar söyler. Bayanlarımızın tahminen içini boşaltmak tahminen de çaresizlikten gittikleri bu son buluşmalar, bayanın sonu olur. Yanına birilerini de alıp gitmek de bayanı bu acı sondan kurtarmaz. Aman ha, bayanlarımız bu son buluşmaya asla gitmesinler…”
