Eski AKP Milletvekili Salim Uslu, CHP Küme Başkanvekili Engin Özkoç’un 15 Temmuz 2016 akşamı ile ilgili “TBMM kapılarını birinci açan CHP vekilleridir” açıklamasına; “CHP’li vekiller 15 Temmuz’da Meclis’e birinci gelen vekillermiş… Halbuki 22.33’te, basın müşavirimle birinci gelen benim” karşılığını verdi. Meğer Uslu, TBMM tarafından yayınlanan “Gazi Meclis’te O Gece” kitabında eski AKP Milletvekili Necdet Ünüvar’ın sorusuna “15 Temmuz akşamı özel aracımla saat 22.00’de Meclis’e geldim” karşılığını vermişti. Uslu, tıpkı kitapta; “Sonra havaalanına gitmek için (Ordu vilayetimize kimi açılışlara katılmak için) Dikmen Kapısı’ndan çıktım… Havaalanında Erzurum’dan gelen İçişleri Bakanımız Sayın Efkan Ala ile bir ortaya geldik. Duruma vaziyet ediyorken ben de olaylara vakıf olmuş oldum. Saat 00.35’te, Sayın Cumhurbaşkanımızın telefon konuşmasını dinledik. Sayın Cumhurbaşkanımız halkımızı sokağa davet etti ve böylece sokağa çıkıldı. Bundan sonraki süreçte vazife yerim olan Meclis kümesinden gelen davet üzerine TBMM’ye geçmek istedim” demişti.
CHP Küme Başkanvekili Engin Özkoç, toplumsal medya hesabında; “Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz’da milleti sokağa döküp, kendisi saklanırken; CHP Genel Lideri ve milletvekilleri TBMM’ye gitmek için yola çıkmıştı. TBMM kapılarını birinci açan CHP vekilleridir!” açıklamasını yapmıştı.
USLU, “22.33’TE, BİRİNCİ GELEN BENİM…” DEMİŞTİ
Bunun üzerine eski AKP Çorum Milletvekili Salim Uslu, toplumsal medya hesabından; “CHP’li vekiller 15 Temmuz’da Meclis’e birinci gelen vekillermiş… Halbuki 22.33’te, basın müşavirimle birinci gelen benim. Ve akşam gelir gelmez vazifeli memurdan ‘tatbikat var diyorlar, lakin karşıdan (Genelkurmayın oradan) silah sesleri geliyor amirim’ bilgisini aldım ve çabucak cep telefonuna sarılıp Meclis Liderimizi aradım. Hem Meclis’in üç periyot güvenlikten sorumlu yönetim amiri olarak hem milletvekili olarak hem de hassas bir yurttaş olarak misyonum Meclis’i savunmaktı. O darbe gecesi Sayın KK, kahvesini yudumlarken Meclis’te sabahladık. Kuyruklu yalan” dedi.
CHP Genel Lider Yardımcısı Bülent Tezcan ise toplumsal medya hesabında; “Salim Uslu kendi beyanına nazaran saat 22,00’de; 1) Meclis’e darbeye direnmek için gelmemiş, Meclis’ten havaalanına gitmek için geçmiştir. 2) Meclis’i yalnızca geçiş güzergahı olarak kullanmıştır. 3) Algıyı yapan kim, gerçeği söyleyen kimdir?” açıklamasını yaptı.
Eski AKP Milletvekili Prof. Dr. Necdet Ünüvar’ın, TBMM tarafından yayınlanmış olan “Gazi Meclis’te O Gece” isimli kitabında, Salim Uslu ile 15 Temmuz gecesine ait röportaja tam metin olarak yer verildi. Uslu, “Hain darbe teşebbüsünü ne vakit, nerede ve nasıl öğrendiniz? O anlar neler hissetiniz? Meclis’e gelme kararını nasıl verdiniz” sorusuna kitapta şu karşılığı verdi:
TBMM’NİN KİTABINDA USLU
“15 Temmuz akşamı özel aracımla saat 22.00’de Meclis’e geldim. Çankaya Kapısı’ndan giriş yaptığı esnada kapıdaki görevliye, ne oluyor, diye sordum. Bir anormallik sezmiştim. Hava kurşun üzere ağır ve jetler alçaktan uçmaya başladılar. Sağda solda patlama sesleri gelmeye başladı. Kapıdaki polislere tatbikat olduğu söylenmiş, lakin Genelkurmay Başkanlığı’ndan silah seslerinin yükseldiğini söz ettiler.
“HAVAALANINA GİTMEK İÇİN DİKMEN KAPISI’NDAN ÇIKTIM”
Sonra havaalanına gitmek için (Ordu vilayetimize birtakım açılışlara katılmak için) Dikmen Kapısı’ndan çıktım. Çankaya kapısından aldığım bilgiyi Meclis Liderine sunmuştum. Lakin Dikmen Kapısı’ndan çıkarken Genelkurmay Başkanlığı önünde onlarca ambulansın dizili olduğunu, peş peşe dizili araçlar ambulansların iç dış ışıkları, çakarları yanıyordu, adeta Genelkurmay Başkanlığı önü ve Eskişehir Yoluna dönüşte bu kadar ambulansın orada tutulması bana hiç de olağan gelmedi.
Bunun üzerine çeşitli bakanlara, bakan yardımcılarına, müsteşarlara ulaşmaya çalıştım. Ulusal Savunma Bakanlığı’ndan bir üst yetkiliye ulaştım o da bir anormallik olduğunu ancak detaylarını bilmediğini belirtti. Bunun üzerine Emniyet Genel Müdürü’nü arayarak durumu sordum. ‘Bu mevzuda rastgele bir şey söyleyemeyeceğini’ belirtti. Ben de ‘zaten söylemenize gerek yok, iletisi aldım’ dedim. Belirli ki ortam müsait değildi. Ancak bir anormallik olduğunu belirtmiş oldu.
Havaalanına giderken kimi tanıdıklara ulaşmaya çalışıyor, son dakika haberlerini ve toplumsal medyayı takip ediyor, bir taraftan da iç açıcı olmayan bilgiler alıyorduk. İstanbul’daki Boğaz Köprüsü’nün kapatıldığını ve kimi yerlerde patlama seslerinin de arttığına dair bilgiler almaya başladık. Polislerin silahlarının toplandığını da duyduk fakat gerçeği bilme bahtımız yoktu.
“HAVAALANINDA İÇİŞLERİ BAKANIMIZ ALA İLE BİR ORTAYA GELDİK”
Havaalanında Şanlıurfa Milletvekili Sayın Mehmet Ali Cevheri ve Ordu’ya birlikte gitmek için sözleştiğimiz Ordu Milletvekilimiz Sayın Metin Gündoğdu var. (Başbakan Yardımcımız Sayın Numan Kurtulmuş Ordu’da olacak ve bir açılışa katılıp sonraki gün dönecektik). Havaalanında Erzurum’dan gelen İçişleri Bakanımız Sayın Efkan Ala ile bir ortaya geldik. Duruma vaziyet ediyorken ben de olaylara vakıf olmuş oldum. İçişleri Bakanımızın kararlı bir halde, gelen bilgiler ışığında, değerli önlemler aldığına şahit oldum. Süreci şahsen ve çok yeterli yönettiğine şahit oldum…
VIP salonunda küçük bir oda var, bakanımız birkaç sefer odaya girdi ve benim de yanında bulunmamı istedi. Devlet işleri görüşüleceği için ben girmek istememiştim.”
“00.35’TE, CUMHURBAŞKANIMIZIN TELEFON KONUŞMASINI DİNLEDİK. BUNDAN SONRAKİ SÜREÇTE TBMM’YE GEÇMEK İSTEDİM”
Uslu, “TBMM’ye gelişte ve girişte bir zorluk yaşadınız mı?” sorusu üzerine ise şunları söyledi:
“Sayın Başbakanın 23.30’a hakikat konuşması oldu. Bir kalkışma olduğunu ve bu kalkışmaya müdahale edileceğini belirtti. TRT’ye el konulmaya başlanmıştı. Saat 00.35’te, Sayın Cumhurbaşkanımızın telefon konuşmasını dinledik. Sayın Cumhurbaşkanımız halkımızı sokağa davet etti ve böylece sokağa çıkıldı. Bundan sonraki süreçte misyon yerim olan Meclis kümesinden gelen davet üzerine TBMM’ye geçmek istedim. Bakan beyefendi ayrılmamamı, biraz daha burada onlarla kalmamı istedi. Lakin benim asıl vazife yerimde, olmam gerektiğini söyledim. Meclis’e gelişte evet zorluk yaşadık.”
