Gazeteci Muharrir Soner Yalçın, meslektaşı Çiğdem Toker’e yaptığı haberlerden ötürü dava açan Bayburt Holding’le ilgili bir yazı kaleme almıştı.
Soner Yalçın, “Bizi yandaşlarınızla karıştırmayın” başlıklı yazısında meslektaşına sahip çıkarak, “Parayla- tazminatla- hapisle- tehditle bize geri adım attıramazsınız. Bizi, yandaşlarınızla karıştırmayınız.” demişti.
Cumhuriyet muharriri Murat Ağırel, bugünkü “Sahte dokümanlarla el değiştiren milyonlar” başlığıyla Bayburt Holding’i yazdı.
Önceki yazısında Bayburt Grup’a ilişkin Özgün Yapı hakkında verilmiş bir mahkeme kararını ve bu yargılama süreci içerisinde tutanaklara yansıyan bilgileri yazdığını kaydeden Ağırel, iddianamede yer alan Bayburt Küme bilgilerini verdi.
SAHTE FATURA
Murat Ağırel, demir çelik bölümünde paravan olarak ve gerçekte geçersiz fatura düzenlemek maksadıyla kurulan şirketlere dikkat çekti.
Demir Yumruk operasyonu kapsamında yakalanan 8’i tutuklu 46 sanığın yargılandığı davanın iddianamesinde yer alan şirketlerden birinin de “Bayburt Grup” olduğunu yazan Ağırel, kamu ziyanı yaratan sistemi, kelam konusu iddianamede yer verilen “Vergi Kontrol Şurası Başkanlığı genel uzman raporundaki” bilgiler doğrultusunda şöyle anlattı:
“Organizasyon kapsamında ortalarında ticaret varmış üzere alışveriş yapan firmaların ortalarındaki kelamda cari hesapları kapatmak maksadıyla geçersiz fatura satan firmadan çek aldığı aktarılıyor. Dahası, bu çeki tertipte kurye diye tabir edilen çalışanların uhdesinde bulunan yüzlerce kaşeden tertibi yönetenlerden aldıkları silsile bilgileri ile çeklerin art yüzlerini ciroladıkları ve bankadan nakit olarak tahsil ederek geri çekin sahibi olan şirkete parayı teslim ettikleri, bu suretle kamu ziyanının ortaya çıktığı da kaydediliyor.”
Ağırel, “Bayburt Küme devasa işler yapan bir firma. Ardında, önünde, yanında hangi partiden bir siyasetçi yahut siyasetçiler var bilmiyorum. Fakat bu tıp işlere böylesine devasa işler alan firmaların gereksinimi mı var bunu anlamıyorum. Yoksa sistem bu formda mi işliyor?” dedi.
Ağırel, “Bayburt Küme devasa işler yapan bir firma. Ardında, önünde, yanında hangi partiden bir siyasetçi yahut siyasetçiler var mı bilmiyorum.” sözlerini kullandı.
Murat Ağırel geçen haftaki “İhale oyunları” başlıklı yazısında da “sahte iş bitirme belgesi” ile mahkemelik olan Bayburt Grup’u yeniden gündemine taşımıştı.
“Bayburt Kümede çalışan M.Ö., küme firması olan Özgün Yapı isimli firmanın ihalelere katılmak için sunduğu iş bitirme evraklarının düzmece olduğunu ihbar ediyor ve cürüm duyurusunda bulunuyor.” diye yazan Murat Ağırel, İddianame ve mahkeme evraklarında geçen ihaleleri kaydetti.
Yargılanan kişi Güngör Şentürk, “İhalelere girdiğimiz doğrudur, dokümanlarımızı şirket çalışanımız E.V. hazırlamaktadır, ben bu dokümanların tarihlerinin niye farklı olduğunu bilmiyorum. Müşteki M.Ö. ile E.V’nin birlikte hareket ettiği kanaatindeyim, çünkü evrakları hazırlayanlar onlardı, hedefleri geçersiz dokümanlarla dava açılmasını sağlayıp şantajla maddi menfaat elde etmekti, suçlamaları kabul etmiyorum.” savunmasını yaptı.
İstanbul Başsavcılığı’na da M.Ö. hakkında dolandırıcılık tezi ile cürüm duyurusunda bulunuldu.
M.Ö. ise tabirinde şöyle dedi:
“Sanık Güngör Şentürk’ten alacak davalarım vardı, bu belgelerle ilgili icra işleriyle ilgili takipleri oldu, bundan ötürü evraklara imza incelenmesi için ihale evraklarındaki evraklara celp edildi, ben bu biçimde birtakım evrakların geçersiz düzenlendiğini öğrendim, E.V’yi tanımıyorum, birlikte de çalışmıyoruz. Kendisi hakkında kabahat duyurusunda bulunmuştum.”
Ankara 48. Asliye Ceza Mahkemesi verdiği kararda 3 yıl 1 ay 15 gün mahpus cezasına hükmetti.
Ağırel’in aktardığına nazaran firmanın aldığı ihaleler şöyle:
“Kars-Tiflis Demiryolu Alt ve Üst Yapı İkmal ihalesi birinci 2007 yılında ihale edildi.
İşi 283 milyon TL bedel ile Özgün Yapı isimli firma kazandı. O günkü kur ile 200 milyon dolar.”
Ağırel, “Değerli dostlar, gösterilen düzmece iş bitirme dokümanları ile milyarlarca TL fiyatındaki ihalelere girmiş ve kimilerini da kazanmışlar. Cezası yalnızca 3 yıl. Gayem, beşerler 50 gün sonra bile çadır ararken nasıl bir çadır devletinde yaşadığımızı anlatmak.” diye yazdı.
BİNALİ YILDIRIM, TUNCAY ÖZKAN İŞİN NERESİNDE
“Beni merak sardı; kim bu “kör”” başlıklı yazısında Soner Yalçın, “Türkiye’de “havuz” denince “Cengiz”, “Limak”, “Kolin”, “Kalyon” ve başkalarını sıralıyorsunuz. İsmi pek bilinmeyen Bayburt Group neyin nesi” diyerek sorularını sıralamıştı.
VE TUNCAY ÖZKAN-BİNALİ YILDIRIM-BAYBURT KÜME İLİŞKİSİ
Odatv müellifi Hürrem Elmasçı ““Herkes olur Ekrem olmaz” kelamının kodları: Eğin ittifakı” başlıklı yazısında Binali Yıldırım’ın “ağabeyliği” ile, onun periyodunda aldığı büyük ihalelerle kısa vakitte Türkiye’nin en büyük şirketlerinden birinin sahibi olan aile Bayburtlu Şentürkler’i yazmıştı.
“Tuncay Özkan ve Oray Eğin ikilisi Eğinli… Yani Kemaliye, yani Erzincanlılar… Bir isim daha var Erzincanlı, Binali Yıldırım…”Kemal beyefendi sık sık “5’li Çete” vurgusu yaparken bu ailenin aldığı işleri hiç gündeme getirmez nedense? Tuncay Özkan’ın bu aileyle yakınlığı buna sebep midir?” diye soran Hürrem Elmasçı, şunları kaydetmişti:
“Çocuklar ben meraklı bir büyüğünüz olarak, okumayı severim. Asında merakla okursanız her bilgiye ulaşırsınız. Soner beyefendi bu aileyle ilgili kaç defa yazdı. Şu cümlesi ilgi alımlı:
“Şentürk ailesinin beni mahkemeye vereceğini öğrenen CHP Milletvekili Tuncay Özkan, ‘Soner Yalçın’ı tanıyorum, yazılarına ait karşılık hakkınıza kesin yer verir’ deyince Şentürk ailesi temasa geçti. İstanbul’da değildim. Odatv Haber Müdürü Barış Terkoğlu’ndan rica ettim. Ahmet Şentürk ile görüştü; sorularını sordu ve karşılıklarını aldı. Şentürk ailesinin yanıtlarının beni neden tatmin etmediğini tekrar evraklarla açıklayacağım…”
Yazılar arşivde duruyor girip okuyunuz. Burada vurgulamak istediğim Tuncay Özkan’ın onlarca şirketi olan bu aileyle derin ilişkisi!
İnsan merak etmeden soramıyor; Tuncay Özkan İzmir’de Tunç Soyer ile İstanbul’da Ekrem İmamoğlu ile neden arbedeli? Neden iki lidere da hırçın davranıyor, ne istedi de yerine getirmedi bu iki lider sanki?
İLGİLİ HABERLER:
Beni merak sardı; kim bu “kör”
Bizi yandaşlarınızla karıştırmayın
“Herkes olur Ekrem olmaz” kelamının kodları: Eğin ittifakı
Sedat Peker sav etti, Meclis’teki doküman raftan indi
Erdoğan’ı kim “kör” ediyor
Erdoğan bu işe “Kör” kalamaz
