Sözcü Gazetesi muharriri Aytunç Erkin FETÖ’den ihraç edilen savcı Mustafa Bilgili’nin başlattığı 28 Şubat Davası’ndaki istanbul Escort uydurma isimleri kanıtları ve evrakları yazdı
Poşet ve zarftaki parmak izleri…
28 Şubat Davası FETÖ’den ceza alan savcı Mustafa Bilgili tarafından 10 Nisan 2012 tarihinde birinci dalga tutuklamaları ile başlatıldı Bu tarih 54 Erbakan koalisyon izmir Escort hükümetinin istifa tarihi olan 18 Haziran 1997 tarihinden 15 yıl sonrası
Bir not daha Soruşturma 28 Şubat devrinin Başbakanı Necmettin Erbakan’ın 27 Şubat 2011’deki vefatından sonra Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılmıştır izmit Escort Davanın iddianamesi birinci tutuklamalardan yaklaşık 13 5 ay sonra Mayıs 2013 sonunda çıkmıştır Ankara Cumhuriyet Savcısı Mustafa Bilgili imzasıyla yayınlanan ve BÇG 28 ŞUBAT ismini taşıyan iddianame 1309 sayfa ve Maraş Escort 355 Ek Klasörden oluşmakta
Şimdi gelelim temele
İki düzmece isim
Ahmet Yılmaz ve Eray Karabay
Soruşturmanın desteği olarak gösterilen ve Ankara 5 Ağır Ceza Mahkemesi’nin delil olarak kabul ettiği CD Karabük Escort DVD ve evraklar Ahmet Yılmaz isimli bir kişi tarafından 19 Aralık 2011’de Fetullahçı olduğu savıyla TSK’dan ihraç edilen göz tabibi Tamer Tatar’a kargo ile iletildi Tatar 20 Aralık 2011’de kargoyu İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nda Savcı Hüseyin Ayar’a iletti Ayar da bu evrakları artık FETÖ’den firari olan eski Başsavcıvekili Fikret Seçen’e teslim etti Seçen de 21 Aralık 2012’de evrakları Özel Yetkili Savcı Mustafa Bilgili’ye özel kurye ile gönderdi
Ne hikmetse kargolar daima Tamer Tatar’a ulaştı
Bir kargo daha var
16 yıl boyunca sararmayan belge
Göz tabibi Tamer Tatar 16 Ocak 2013’te bu sefer Eray Karabay isimli bir kişinin gönderdiği kargo poşetini Savcı Mustafa Bilgili’ye götürdü Bu poşet içinde ne mi vardı
İddiaya göre Suçun temel unsurlarından sayılan 7 Nisan 1997 tarihli üzerinde Genelkurmay yazışma kurallarına uymayan fotokopi imza bulunmayan irticaya karşı alınacak tedbirler başlıklı bir tutanak
Savcı Bilgili çabucak harekete geçti.
Bu tutanağın bir fotokopisini periyodun Genelkurmay İsimli Müşaviri Hakim Albay Muharrem Köse’ye 15 Temmuz 2016 darbe teşebbüsünden sonra ceza yedi gönderen Savcı Bilgili bu dokümanın varlığını Köse’den sordu
Şimdi şu noktaya dikkat edin:
Adli Müşavir Muharrem Köse bir süre sonra Genel Sekreter İcra Subayının kırtasiye dolabında aynısının bulunduğunu yazıp fotokopisini Bilgili’ye gönderdi
Bu noktada 28 Şubat’tan ceza alan generallerin avukatları şu değerlendirmeyi yaptı Kumpas çalışıyor Teyit sağlanmış oluyor Gönderilen doküman 7 Nisan 1997’den 2013 yılına kadar sararmadan solmadan dolapta duruyor Bu tarihler ortasında 16 yıl 5 icra subayı gelmiş gitmiş hiçbiri bu evraka dokunmamış
Peki… 16 yıl boyunca sararmayan belgeyi dolapta bulanlar kimler?
Genelkurmay Genel Sekreterlik İcra Subayı Kurmay Yarbay D A 15 Temmuz yargılamaları sonucunda ağırlaştırılmış müebbet aldı Yüzbaşı G E 15 Temmuz yargılamaları sonucunda 11 kere ağırlaştırılmış müebbet aldı Yarbay D A Genelkurmay’da tüm oda anahtarlarının yedeklerine sahip güvenlik subayı idi Bu belgeyi dolapta bulduk diye savcılığa gönderen kişi de Genelkurmay’da darbe planlayıcısı teziyle ceza alan İsimli Müşavir Hakim Albay Muharrem Köse
Bi tmedi…
ADLİ EMANETTE KAYBOLAN POŞET
Savcı Mustafa Bilgili evrakların gerçek olup olmadığını belirlemek için TÜBİTAK’tan 3 kişiyi görevlendirdi Bu uzmanlar 6 bin 335 sayfalık kargodan gelen ve poşetten çıkanları 4 günde inceleyerek Belgeler doğrudur diye rapor yazdı
Ancak Sanıkların avukatları ısrarlıydı ve evraklarla ilgili gerçeğin peşindeydiler Bu yüzden Ankara 5 Ağır Ceza Mahkemesi 7 Eylül 2015’te ODTÜ’den bir uzman heyeti görevlendirdi ODTÜ Bilgisayar Mühendisliği Kısmı’ndan üç isim 7 ay boyunca 6 bin 350 sayfadan oluşan dijital evrakları 5 No’lu CD inceledi Mahkemenin görevlendirdiği heyet 5 No’lu CD hakkında şu çarpıcı tespitlerde bulundu CD5’in isimli bilişim açısından CMK 134’e uygun olarak elde edilmemiş olduğu genel bütünlüğünün kuşkulu içindeki iki dokümanın bütünlüklerinin bozulmuş olduğunun ise sabit olduğu bu nedenlerle de isimli bilişim açısından emniyetli olmadığından kanıt niteliği bulunmadığı değerlendirilmektedir
Yargılama sürerken sanık avukatları Tamer Tatar’a evrakları gönderdiği argüman edilen Ahmet Yılmaz ve Eray Karabay’ın peşine düştü Bu iki ismin gerçek şahıslar olmadığı tespit edildi Gönderilen kargo poşet ve zarfları üzerinden parmak izleri incelemesi talep edildi
Ancak İsimli emanete konulan poşet ve zarfların kaybolduğu sav edildi
ve parmak izlerine ulaşılamadı